Seçim Bitti, Vaatler Bitti: Dirençli Kent Masalı
Seçim Meydanlarında Dirençli Kent Söylemi
6 Şubat'ta yaşadığımız büyük depremin ardından önce genel seçimler yapıldı, sonrasında da yerel seçimlere sıra geldi. Tabi o dönemi hatırlarsınız, herhalde bütün belediye başkanı adaylarının dilinde deprem dirençli kent oluşturma vaadi vardı. Deprem yeni atlatılmıştı, halk bu konuda hassastı ve tutunacak bir umut ışığı arıyordu. Siyasetçilerimiz de bunu çok güzel kullandı.
Aslında bunu deprem daha gündemimizde yokken dillendiren birkaç isimden biri Muharrem İnce'ydi. Zaten depremin ardından "bu adamın dediği her şey gerçek oluyor" tweetleri atılmaya başlandı. Onun dışında deprem konusunu bu denli gündeme getirmeye çalışan var mıydı hatırlamıyorum.
Belediye Meclis Listeleri Nasıl Şekilleniyor?
Her neyse, yerel seçim takvimleri belli olduktan sonra seçim çalışmaları hızlandı ve vaatler birbirini takip etmeye başladı. Çok iyi anlıyorum; çalışmak için, bir şeyler yapmak için öncelikle seçimi kazanmak lazım. Ne kadar iyi bir ekip kurarsanız kurun, kazanamadıktan sonra bunun hiçbir anlamı yok. Bu nedenle vaatlerle ve listelerle halkın gözünü boyamalısınız.
Halkın gözünü boyamak demişken, bu çerçeveye deprem dirençli kentler konusunu dahil etmiyorum tabii. Deprem konusu, siyaset üstü bir kavram ve vicdanı olan her yetkili makamın bu konuda sert ve kararlı adımlar atması gerektiğine inanıyorum. Ama genel perspektiften bakarsak bu bir seçim ve hem vaatlerle hem de belediye meclisi listesiyle halkın her kesimine hitap etmeniz gerekiyor.
Tabi bunun anlamı şu; belediye meclisinde sanayicilerin oyunu almak için o kesimden birini meclis listesine yazmanız gerek. Sonra çarşı esnafını unutmamak lazım tabi. Avukatlar? Baro oldukça kalabalık bir kitle ve o kesime de göz kırpmak lazım. Berberler, kasaplar, hatta çiğköfteciler? Şaka yapmıyorum! Bu dönemi ele alıp hedef göstermek doğru olmaz ama bir önceki dönemde belediye meclis üyeliği yapan ve çiğköfte işletmesi sahibi olan kişiler bile çok büyük bir kitle. (Kaynak: https://www.facebook.com/09nethaber/videos/.../ )
Mesela Aydın Söke Yenikent Mahallesi'ne gönderim yapan sadece Yemeksepeti'nde 67 adet çiğköfte işletmesi var. Çalışanlarını ve ailelerini düşündüğümüzde toplam 75.000 seçmenli bir ilçe için oldukça etkili bir kitle olduğunu görebiliyoruz.
Bu arada çiğköftecilerin ya da berberlerin mecliste olmasını eleştirmiyorum. Hayır, eleştirdiğim konu çok farklı bir konu ve birazdan detaylıca anlatacağım.
Komisyonlar Teknik Mi, Temsili Mi?
Belediyelerin imar komisyonu, estetik komisyonu gibi komisyonları var. Hatta Edirne Belediyesi gibi iyi örneklerde "Deprem ve Doğal Afet Komisyonu" gibi daha özel komisyonlar da var. Gerçi Edirne'deki bu komisyonun üç üyesi de inşaat mühendisi veya mimar değil ama en azından göstermelik de olsa böyle bir komisyon var. Dostlar alışverişte görsün!
Yine de iyi tarafından bakalım, Edirne belediyesinde imar komisyonu üyelerinin üçü de teknik insanlar; iki mimar ve bir inşaat mühendisi.
Dediğim gibi, imar komisyonu ve estetik komisyonu gibi komisyonlar tamamen teknik konular. Ve bu komisyonlarda bulunan meclis üyelerinin de mimar veya mühendis olması etik olarak doğru kabul edilir. Dolayısıyla her siyasi parti; seçileceğine kesin gözüyle baktığı sıralamalar inşaat mühendisi ve mimar yerleştirmelidir. Ancak maalesef bunun böyle olmadığını görüyoruz.
Kaldı ki; deprem ve estetik komisyonu, ulaşım komisyonu, kentsel dönüşüm komisyonu gibi ilave komisyonlar da kurulsa zaten pek çok inşaat mühendisine ve mimara ihtiyaç var. Ancak çiğköftecilerin, çarşı esnafının, sanayicinin de oyunu alabilmek için bu sayıda teknik insan meclis listelerine yerleştirilemiyor. Az önce de değindiğim gibi; belki de her siyasi parti listelerini inşaat mühendisi ve mimarla doldurmak istiyordur ancak; öncelikle seçimi kazanmak gerek ve bunun yolu da her kesimi temsilen meclis üyeleri belirlemek.
Bu konuya tamamen katılıyorum bu arada, hala aynı noktadayım. Tabii ki her kesimden birileri mecliste; dahil olduğu kesimi temsil edecek. Ancak mevcut düzende belediye işlerinin çok büyük bir bölümünü imar konuları ilgilendiriyor ve buna yetecek kadar inşaat mühendisi ve mimar listelere giremiyor.
Teknik İnsanlar Dışarıda, Ağır Yük İçeride
2024 seçimlerinden önce CHP Genel Başkanı Sn. Özgür Özel Kütahya'ya, şehrimize geldi ve oda başkanları ile bir toplantı tertipledi. O dönem ben Temsilci Yardımcısıydım ancak; Temsilcimiz Sn. Kadir Fırat Zeybek, meclis adayı olduğu için etik olarak o toplantıya katılmadı ve İnşaat Mühendisleri Odası'nı temsilen ben katıldım. Eş zamanlı bir diğer toplantıda da 2019-2024 yılları arasında Kütahya Belediye Başkanlığı yapan Prof. Dr. Alim Işık'ın kahvaltı organizasyonuna Kadir Fırat Zeybek katıldı.
İkimiz de karşımızdaki muhatabımıza, yani Sn. Özgür Özel'e ve Sn. Alim Işık'a benzer konuşmalar yaparak bu konuda eleştirdik. Ben kendi konuşmamı kısaca özetlemek isterim. Dedim ki; "Sayın başkan, içinde bulunduğumuz dönemde partinizi temsilen tek bir teknik isim vardı, onun da partiden ihraç süreci ve yeniden geri dönüş süreci oldu. Ancak bu süreçte dahi komisyonlarda partinizi temsil edecek teknik bir insan yoktu ve alakasız mesleğe sahip biri imar komisyonunda partinizi temsil etti. Şimdi yine aynı hatayı yapıyorsunuz. Belediye meclisi konularının %70'i imarla ilgiliyken seçilmesi kritik bir sıralamaya, 10. sıraya bir inşaat mühendisi yerleştirdiniz ki kendisi İnşaat Mühendisleri Odası Temsilcisidir. Bir önceki dönem CHP'nin 6 meclis üyesi vardı. Dolayısıyla belki de sizi temsil edecek bir inşaat mühendisi olmayacak mecliste. Bu konuda size odamızın kırgınlığını iletmek istiyorum."
O da siyaseten "Ama en azından mimar yerleştirmişiz ilk sıralara" deyip beni yanıtsız bırakmamış oldu ama aldığım cevap tatmin edici değildi. Dediğim gibi çok iyi anlıyorum; öncelik her zaman seçim kazanmaktır. Kazandıktan sonrası pek düşünülmez.
Eş zamanlı toplantıda da Kadir Fırat Zeybek aynı konuşmayı MHP için yaptı ve dediğimiz oldu. Şu anda Kütahya Belediye'sinde MHP'yi temsil edecek bir inşaat mühendisi yok. İmar komisyonuna MHP'yi temsilen işitme cihazları satan çok kıymetli bir abimiz katılıyor. Kendisine çok değer veriyorum ancak üzerine vazife olmaması gereken ağır bir yükün altına girmesinin sebebi; partisinin sözlerimize kulak asmamasıdır.
Depreme Dirençli Kent Masalı: Vaatler Nerede Kaldı?
- Güzel şehrim Kütahya ile başlayalım. Sn. Eyüp Kahveci "Depreme Hazırlık Çalışması" başlığında toplam 5 vaat vermiş ve 5'te 0 çekmiş. Kentsel dönüşümle ilgili bir vaat vermiş, onda da sıfır çekmiş. Kaynak: https://nededineyapti.com/2024/kutahya/
- Fazla uzaklaşmadan Eskişehir'e gidelim. Sn. Ayşe Ünlüce kentsel dönüşümle ilgili iki adet vaat vermiş. Tamamlanan bir vaat yok.
- Afyonkarahisar Belediyesi'ne baktığımızda kentsel dönüşümle alakalı tek bir vaat olduğunu görüyoruz, onda da henüz çalışmalar başlamamış, yani elde var sıfır.
- Gözlerimizi Bursa'ya çevirdiğimizde afetlerle ilgili verilen vaatler olduğunu görüyoruz ve 3'te 1'lik skor karşımıza çıkıyor.
- Yalova'ya baktığımızda ise kentsel dönüşümle ilgili 5 vaadin var olduğunu görüyoruz. Tamamlanan bir çalışma yok. Sakarya yine 3'te 0 çeken iller arasında. Sivas 0, Bolu 0... Böyle gider bu liste.
Görüşmeye katılın