A'dan Z'ye İnşaat Yapımı Aşamaları: Zemin İyileştirme Maliyeti
A'dan Z'ye inşaat yapımı aşamaları yazı dizisinin birinci bölümünde Filiz Apartmanı'nın kısa hikayesini ve elle bina yıkımı aşamalarını anlatmıştım...
A'dan Z'ye inşaat yapımı aşamaları yazı dizisinin birinci bölümünü yazalı bir yıldan uzun bir süre oldu. Tabi mahkemesiydi, projesiydi, ruhsatıydı derken epey zaman geçti. Üzerine bir de Kütahya'nın karlı mevsimi bastırınca benim ikinci yazıyı yazmam için epey beklemem gerekti. Çünkü inşaata başlayamadık.
Birinci bölümde neler olmuştu?
A'dan Z'ye inşaat yapımı aşamaları yazı dizisinin birinci bölümünde Filiz Apartmanı'nın kısa hikayesini ve elle bina yıkımı aşamalarını anlatmıştım. İkinci bölümde ise proje aşamalarını ve zemin iyileştirme çalışmalarını anlatacağım.
Bu yazıyı okumak yerine video olarak da izleyebilirsiniz.
Proje çalışmaları
Filiz apartmanı kat malikleri ile büyük oranda sözleşme imzalamıştık. Ancak davalı olduğumuz bir malik ile (Davanın sonucunun kesinleşmesini bekliyorum anlatmak için. Ne olaylar var bir bilseniz...) henüz sözleşme imzalayamamıştık.
Bir yandan otopark yönetmeliğinin değişme tarihi yaklaşıyordu bir yandan da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlüğü, anlaşmaya yanaşmayan maliğe; "anlaşmaya yanaşmaması halinde arsa payının satışa çıkarılacağına dair" ihtarname gönderiyordu.
Benim için stresli ve kritik günlerdi. Otopark yönetmeliğine takılmamız gerçek anlamda bir facia olurdu. Çünkü malum; yeni otopark yönetmeliği, otopark ihtiyacının mevcut parsel içerisinde çözülmesini esas alıyor. Ancak benim projemin zaten yola tek cephesi var. Arkadan, sağdan veya soldan binaya erişim söz konusu değil. Ön cephede de rampa yapmak için yeterli ön bahçem yok.
Kısacası benim için facia olacağına inandığım otopark yönetmeliği yürürlüğe girmeden önce, anlaşmayan maliğin benimle anlaşmaya razı gelmesi gerekiyordu veya arsa payının bakanlık nezdinde satışa çıkarılması gerekiyordu.
Satış haftası geldi çattı
Neyse ki otopark yönetmeliğinden önce satış haftası geldi çattı. Ancak satıştan bir gün önce karşı tarafın avukatı bizimle iletişime geçti ve sözleşmeyi imzalamak istediklerini belirtti. Biz de hemen sözleşmeleri imzaladık.
Mimari ve Statik Proje Onaylandı
Ardından hali hazırda incelemede tuttuğum mimari ve statik projelerim belediye tarafından onaylandı. Hemen ardından da mekanik, asansör, elektrik vb. projelerimi onaylattım. Riskli yapının yıkılıp yeniden yapılması işi olduğu için teminat mektubumu belediyeye verdim ve yapı ruhsatımı aldım.
Zemin iyileştirme projesi statik projeyle beraber onaylanmıştı. Zemin iyileştirme işini her zaman çalıştığım firma yapacaktı. Ancak art arda yağan karlar benim çalışmayı ertelememe sebep oldu. Hava sıcaklığının düşük olduğu günlerde zemin iyileştirme çalışması yapmak istemedim.
Biliyorum, imalat toprak altında, hatta don derinliğinin epey altında kalacaktı ancak yine de içim rahat etmedi ve hava sıcaklığının yükselmesi bekledim. Ben bekledim ama zemin iyileştirmeci ekip bekleyemedi, başka iş aldı.
Sonra da tarihlerimiz uyuşmadı ve farklı bir zemin iyileştirme ekibiyle anlaştık. Bu yeni ekip, eski ekibimiz kadar profesyonel değildi. Bunu çok net bir şekilde söyleyebilirim. Gerek mobilizasyon konusunda, gerekse işçilik konusunda bizi gerçekten yordular.
Zemin iyileştirme çalışmaları
Zemin iyileştirme ekibi ile anlaşmamızı yaptıktan sonra belediyenin ulaşım hizmetlerinden ve trafik şubeden yazılı izinlerimi aldım. Belediyenin zabıta müdürlüğüne izin almak için gittiğimde zabıta müdürüne krokilerle detaylı bir şekilde ne yapacağımı anlattım. Müdür bana, "Sen önce kurulumunu yap, sonra biz gelip işgal ettiğin kaldırım alanını hesaplayıp işgaliye harcını keselim." dedi. Ben de "Tamam" deyip çıktım.
Ardından ekipmanların geleceği alanı dubalarla çevirdim.
Ertesi gün geldiğimde bütün dubaların belediye ulaşım hizmetleri tarafından söküldüğünü gördüm. Neden? Kendimize özel otopark mı tahsis ediyormuşuz... Gerçekten o kadar enteresandı ki yaşadığımız durum. Binbir güçlükle dubalarımızı geri aldık.
Ardından zemin iyileştirme firması makinelerinin nakliyelerini yaptılar. Şantiyemiz ana arterde, Atatürk Bulvarı'nda olduğu için kurulumu, sokağa çıkma yasağının başladığı saat olan 21.00'da yapabilecektik. Saat 21.00 olduğunda ilk sorun patlak verdi.
Daha önce çalıştığımız zemin iyileştirme firması, yüksek basınç pompasını ve karıştırma ünitesini yanyana koyuyordu. Ancak bu yeni firmanın ekipmanları, karşılıklı konmasını gerektiriyordu. Bu benim ilk sorunumdu, çünkü bu durum yayaların geçiş mesafesini daraltıyordu.
Bu hiç aklıma gelmeyen bir durumdu ve yapacak da bir şeyim yoktu. Ya ekibi geri gönderip farklı ekip arayacaktım - ki bir aydan önce yenisini bulmam zordu - ya da yaya yolunun daralmasını göze alacaktım. Ben ikinciyi seçtim çünkü yeni bir ekip bulmam mümkün değildi.
Kurulumumuzu yaptık...
Belediye ile yaşanan sorun
Aslında tahmin ediyordum. Ertesi sabah Kütahya halkı bambaşka bir Atatürk Bulvarı manzarasına uyanacaktı ve Kütahya için yabancı bir durumdu bu.
Kütahya'da yerel zemin iyileştirme firmaları her yere taş kolon sistemini uygular. Bu nedenle halk koca koca siloları ve ekipmanları görmeye alışık değil. En azından şehir merkezinde değil...
Telefon acı acı çaldı... Arayan zabıta şefiydi. Şantiye alanında olduklarını söyledi. Yanlarına gittim. Zabıta müdürü, bir sürü zabıta personeli, yapı işleri müdürü vb. birçok kişi şantiyede beni bekliyordu. Elinizi atsanız bir şey müdürüne çarpıyordunuz yani.
Zabıta müdürü söze başladı, "sen izin almadan nasıl buraya bunları koyarsın?" dedi. Beynimden vurulmuşa döndüm. Sanki ben hiç müdüre durumu izah etmemişim ya da sanki ben hiç kroki çizmemişim gibi beni suçlaması beni beynimden vurulmuşa döndürdü. Yalan yok, ben de çirkinleştim bu cümlenin üzerine. Çünkü sırf kendini kurtarmak için yalan söyleyen insanlardan hiç haz etmem.
Emniyetten ve ulaşım hizmetlerinden aldığım izinleri gösterip "Müdürüm neden hiçbir şeyden haberiniz yokmuş gibi davranıyorsunuz?" dedim. Bir konuda haksızlığa uğradıysam susmam. Keza susmadım da. Çevredeki herkesin benim tartışmamı izlediğini hissediyordum.
Sonra da demesin mi "Sen niye buraya kadar hafriyat kazdın, kaçak yapılaşma (bodrum katı büyütmekten bahsediyor) yapacaksın buraya belli." diye... Tane tane hafriyatımın, parsel sınırları içerisinde kaldığını, temelimin ampatmanlarından dolayı binaya göre temel kazısının zaten büyük olması gerektiğini, kaldı ki kaçak yapılaşma yaparsam bunun hem yapı denetim firması tarafından, hem iskan servisi tarafından hem de çevre ve şehircilik il müdürlüğünün rutin kontrolleri sırasında zaten fark edileceğini anlattım. Sevgili müdürümüz, işi gücü rast gitsin, her cümlesinde beni çileden çıkarmayı başarıyordu.
Neyse bir şekilde taraflar sakinleşti. İşgaliye harcını kestiler ve gittiler.
Müsadeniz varsa artık işe başlıyoruz?
Neyse sonunda tüm pürüzleri hallettik ve jet grout zemin iyileştirmesi çalışmalarına başladık. Jet grout zemin iyileştirme yönteminin detaylarına bu yazıdan ulaşabilirsiniz: Jet grout zemin iyileştirme yöntemi
Ancak özet geçmem gerekirse jet grout, en iyi zemin iyileştirme yöntemlerinden biridir. 400 bar basınç ile çimento şerbeti zemine enjekte edilir. Bu sayede zeminde kılcal tüm boşluklar doldurulmuş olur.
Jet grout işleminde; basıncın, karışım miktarlarının sürekli olarak kontrol edilmesi gerekir. Ayrıca delicinin yeterli derinliğe inip inmediği ve düşey olarak şakülünde olup olmadığı da yine kontrol edilmelidir.
Esas olarak zemin tipinde örnek bir jet kazığı yapılıp, oluşan çap tespit edilmelidir. Akabinde buna göre basınç belirlenmeli ve o şekilde ilerlenmelidir.
Biz bu projede bu adımı atladık ve oluşan kazıklarımızın çapı projedekinin aksine, daha büyük oldu. Bu da daha fazla çimento sarfiyatı ve maliyet demekti. 60 cm çapında oluşması gereken kazıklar 65-70 cm çapında oluştu. Projesindeki gibi 108 adet kazıkla imalatımızı tamamladık. Bu süreçte zaiyatlarla (yüzeye çıkanlarla) birlikte 320 ton çimento harcadık.
Jet grout testleri
İmalat tamamlandıktan sonra sıra testlere gelmişti. Pit deneyi ve yükleme deneyi yaptık. Projesine göre 30 ton yüklenecek olan kazıklara 70 ton yükleme yaptık ve testi başarıyla geçtik.
Bu inşaatla ilgili her adımı şu anda hazırlamakta olduğum youtube projesinde izleyebileceksiniz. Ancak bir süre daha sizi bekletmem gerekecek. Şimdilik buraya ufak bir fragman bırakayım.
Not: Videoyu blogger'a yüklediğim için görüntü kalitesi düşüyor.
Jet grout maliyeti ne kadar? - 2021
Peki bu şantiyede jet grout zemin iyileştirmesi maliyetim ne kadar oldu? En sevdiğiniz bölüme geldiğimi hissediyorum.
Çimentoyu (PÇ42.5) 295+KDV / ton üzerinden satın aldım. Yaklaşık 1635 metre metrajım için jeneratör kiraladım ve bunun mazotunu da ben karşıladım. Mobilizasyon konusunda bu ekibin beni yorduğunu söylemiştim. Daha önce çalıştığım firmada tüm bu ekstraları firma bana yansıtmadan hallediyordu.
İlave mazot kalemi, taşeronun mızmızlanmasından kaynaklı olarak ekstra ödediğimiz gider. Diğer giderler de üstteki tabloda görünmekte; mobilizasyon (nakliyeler, vinç çalışmaları vb.) proje bedeli, test bedeli ve kaide betonu için harcanan tutar. Ah bu arada, önceki firmada kaide betonu da yapmama gerek kalmıyordu. Diğer firma ile nasıl çalıştığımı bu yazıda inceleyebilirsiniz: Jet grout
Bu iş için toplam giderim 201.638 TL oldu. Yani 123 TL/metre!
Görüşmeye katılın